BÜKREŞ

(Cartureşti Carusel)




Nereden çıktı Bükreşe gitmek öncelikle onları sıralamak isterim;

Mübadele döneminde Ömer dedem 6-7 yaşlarında iken ailesi hatta hemen hemen tüm akrabaları ile Romanya'dan Türkiyeye geliyor. Dolayısı ile içimde ; ''köklerimin bir yanı buradan geldi'' hissiyatı vardı.

Ama bunların dışında ;

--Araba ile 7-8 saat uzaklıkta olması,
--Anlatıla anlatıla bitmeyen bir gece hayatına sahip olması,
--Kur açısından TL ile eşit olması ( an itibarı ile Euro;4.96) ,
--Mimari olarak çevresindeki diğer ülkelere nazaran daha avrupai bir havası olması,
--Ve 2-3 gün gibi kısa bir süre de gezilebilecek olması.

*Ayrıca gidince gördüğümüz üzere şehirde bir Atatürk büst'ü olması da yine Bükreş'e gitme sebebi.



Öncelikle araba ile ülke değiştirmek sanılanın aksine zor birşey değil;

--Herşeyden önce tabi gideceğiniz ülkeye uygun bir vizeniz olması gerekiyor.
(Bizim schengen vizemiz olduğu için kafamız rahat çıktık yola)

--Ehliyetinizin yeni nesil ehliyet olması gerekiyor,

--Gideceğiniz aracın kendi üzerinize olması ya da kullanmıyor olsa da araç sahibinin o sırada araçta bulunması,Yahut araç sahibi sizinle olmayacaksa size noter onaylı bir belge vermesi gerekiyor.

--Aracınızı yurtdışına çıkartırken 'Yeşil Sigorta' adında zorunlu bir belge yaptırıyorsunuz.
Herhangi bir sigortacıdan hemen yaptırabileceğiniz birşey. Minimum 15 günlük yapılıyor.

--Yurtdışı çıkış pullarını kapıda alacağınızı varsayarsak ; işte bu kadar iyi yolculuklar.

*
Biz tekirdağ civarında yaşadığımız için buradan gerek Yunanistan gerek Bulgaristan hatta bu kez tecrübe ettiğimiz üzere Romanya da dahil birçok ülkeyi araba ile ziyaret edip keşfetmek mümkün.
*


Bükreş öyle ahım şahım bir tarih barındırmıyor öyle tarihi binalar-müzeler gezme durumu yok pek; ama sokaklarında keyifle dolanalım,yiyelim içelim, akşam eğlenelim ;temiz bir gece hayatı görelim (asla kavga çıkmazmış gece kulüplerinde burda),
bakalım sokaklar karşımıza ne çıkaracak diye diye yürüyüp soğukta bile keyif aldığımız bir şehir oldu. Hatta daha sıcak bir havada tekrar gelmek istiyorum..

(evet baya bu şekil kar vardı )

KONAKLAMA

Öncelikle her türlü aksiyon Old Town'da dönüyor. Bu nedenle biz burada kaldık,otel'i son dakikaya bıraktığımız için fiyatlar artınca da zaten bu seyahatin uygun fiyatlı olması gerekiyor dedik ve 4 kişi, iki gece için toplam 900TL gibi bir fiyata ev tuttuk. Otelden hiçbir farkı olmayan bu ev'i  direk öneriyorum ;
Çok temiz,
Çok merkezi,
Hemen yanında kapalı otopark var, (birkaç tanıdığımızın seneler önce bulgaristanda arabaları çalındığı için otopark bizim biraz takıntılı olduğumuz bir nokta)
Hemen yanında diyebileceğim 24 saat açık bir Subway var,
Market,döviz büroları vs vs vs

**

YEMEK

Yine gitmeden sorup soruşturmalarımız sonucunda öğrendiğimiz, aynı zamanda da gidince tecrübe ettiğimiz bir konu var ki ; buraya özgü geleneksel bir yemek yok. Hemen herşey bizim mutfağımızla aynı, böreklerinden dolmalarına kadar buralardan giden biri için çok ilginç değil. Aç kalmak da mümkün değil çünkü adım başı pastanemsi küçük dükkanlar var ;taze çıkan pişi mi istersiniz balkabaklı börek mi çeşit çeşit şeyler var.

Ama şehre özel iki yer var ki ; biri CARU' CU BERE diğeri de  HANU' LUI MANUC ;
Caru' cu Bere için 1 gün önceden akşam yemeği için rezervasyon yapmak istedim ama dolu olduklarını söyleyen bir geri dönüş aldım. Ertesi gün öğle vakti önünden geçerken en azından şansımızı deneyelim içerisini görelim diye girdik ve 20 dakikada boşalan bir masaya aldılar bizi,çok keyifli bir yer; uğranmalı.
HANU' LUI MANUC ise bir dahaki bahar/yaz ziyaretimize kaldı.

Biz biraz her gördüğümüzü tadalım,deneyelim kafasıyla ilerlediğimiz için birçok alakasız şeyi de deniyoruz.

(The Urbanist)

**

TEKRAR GİTTİĞİMDE EĞLENCE ODAKLI BİR AKŞAM İÇİN;

-- 21:00  gibi  NOMAD sky bar'a akşam yemeğine giderim,
 (yemek sonrası kulübe dönen güzel bir mekan)
-- Ardından 23:30-00:00 gibi buradan kalkıp SHOTERIA'ya uğrar;
 (Shot'lar adeta görsel şölen olarak hazırlanıyor)
-- Ve final için BOA  ya da Fratelli  kulüplerinden birine giderim.
 (BOA'ya gitme şansımız oldu;gerçekten çok başarılı bir kulüp;
ses sistemi,
mekanın büyüklüğü ve dansçıların performansı baya başarılıydı)

**

(The Urbanist)

**

NELERİ SEVDİM

*ANTİKA PAZARI :  1900'lerde yapılmış National Library binasının içinde her gün antika pazarı var.(OLD TOWN)
*THE URBANIST: Kahvaltı,Tatlı,Kahve için uğradık içerisi çok keyifli.
*CARTUREŞTİ : Kocaman bir kitapçı, aynı zamanda hediyelik eşyalar da var insanın içeriden çıkası gelmiyor.(en azından benim)
*SHOTERIA : Shot sevenlerin bayılacağı bir yer.
*FRENCH REVOLUTION: tek tek satılan ekler'ler oldukça lezzetli ve göz doyurucuydu.
*CAMERA DIN FATA :Kahve,pasta için keyifli ve kaliteli bir mekan ; ama old town'dan 25-30 dk yürüme uzaklığında ona göre ;)

**

(French Revolution)

**

DİKKAT EDİLMESİ GEREKENLER :

Öncelikle yerlisinin de turistinin de söylediği en önemli şey ;taksiciler dolandırıcı! Öyle böyle değil hem de. Taksimetre açmadan götürmek istiyor ve kafasından bir fiyat söylüyorlar. Ama biz tayland çocuğuyuz yer miyiz bunları hahah yemedik. Yoldan çevirdiğimiz 3. taksiye açtırdık taksimetreyi ve gideceğimiz yer 12 LEI tuttu, peki ya önceki taksiciler ne kadar fiyat vermişti ;  50LEI.
Hikayeyi de daha da ilginç hale getiren şey ise gece kulübünden çıktığımızda ilk taksicinin verdiği fiyattı  ; 100 LEI dedi! Evet baya 12 LEI'ye geldiğimiz yol için. 2-3-4 derken biri arabadan inip baya pazarlık yaptı bizimle; bir de alt tarafı 10 EURO ne olacak diyor ; yani her turist euro kazanıyor kafası :)
Ama bana kalırsa bu muhabbetlere hiç girmeden direk UBER kullanın,zaten genel tavsiye de bu yönde.

(Camera din fata)


BÜKREŞ VLOG'U İÇİN BURAYA