İnat değil

Herşey inadımdan mı ? 

Israrla ben kalmam için savaşım hep bir inat uğruna mı ?

Değil.

Öyle değiil..

Benim kaybetmemek için savaştığım bir iş ahlakım var(idi)
Dürüst kalabilmek için çabam

Hiç hırsım yok..

Olmadı.

İlkokulda ,kendi el işi kağıdı güzel olmayınca yanıma yardım için gelip benim bitmek üzere olan meyvelerimden son muzu'mu tersten uhulayıp bozan sınıf arkadaşım bile hırslandıramadı bu hayatta :)

Olayı unutamamam içimi acıtışından,üzülmüştüm.

Derslerde hiiç hırs yapamadım,içimden hiç gelmedi.

Hazırladığım kopyayı güç bela okur,geçirirdim ama yanımda oturanın kağıdından bakmayı hiç beceremezdim:)

Blogger da olamadım,olmak için yapılması gerekenler de bana uymadı.Tanıtım,reklam,takip edin hediye vereyim'ler...Yadırgadığımdan yanlış gördüğümden değil,ben yapamadım...

İş hayatı içi kara bir sürü insanla doluydu,aralarında olmaya katlanamadım..

Ben bir genel müdür'ün çocuklarının okul ödevini yapmak için doğmadım.

İşimi yaptırmak uğruna karşımdakine yalan söylemek ya da üst'ümün inandıklarını kendi inançlarım yapmak için de...Ortada berbat bir düzen var ve dahil olmamak için çabalamak gerekiyor.

Karakter; özümüzde olan şey,alışkanlıklarımızın toplamı,iyi ve kötü huylarımızın bir karışımı olarak tanımlanıyor kitapta .Yani bize ait şeylerden bahsediyor. iyi kötü bir karakteri olmalı insanın,inanıyorum ki kukla olmaktan çok daha gurur verici..

Hayat hep toz pembe değil ama olumsuzlukları sırtlayıp nereye gidersek götürmekte değil.Türk milleti olarak bir üzüntü bulup ona yapışıp melankolik haftalar geçiriyoruz ne yazık ki ,malum şarkılarımız bile hep acılı...Geride bırakabilmek denir ya,işte o çok güzel bir söz.Geri de bırakabilirseniz hele ki olumsuzlukları o zaman çok güzel bir adım atmış olursunuz kendiniz için,bu adım mühim :)

3 yıl önce yaşadığım kırıktan ötürü kayak bana artık yasak,çok özledim orası ayrı..

Ancak kızakta çok keyifliymiş çok sevdim! İsviçre'de kar çok başka güzel,mutlaka bir gün gidip tanışın...

Çelişki ?

Bir süredir daha da fazla insan,bunu sadece yaşadığım ülke için değil global olarak söylüyorum ki , mutlu olmaktan, sebepsiz mutluluktan daha da fazla bahseder ve bunu odak noktası yapmış durumda.Bu kesinlikle muhteşem birşey.

 Mutlu olmayı bilmek,iyi ahlaklı olmak ; bunların hepsi iç içe.

Ancak şöyle bir durum var ki ,ben de okuduğum kitap sayesinde bunu farkettim.

 Örnek vermem gerekirse ; '' Kötü insanlardan olabildiğince uzaklaşın ki hayatınızı kötü etkilemesinler.'' Bu cümleyi incelediğimizde geçen cümleler ; ''Kötü insanlar ,kötü etkiler''. Ee hani güzel şeylerden konuşuyorduk.

Son okuduğum kitapta geçen şu cümle'yi paylaşmak istiyorum ; ''Gerçek,asil,doğru,saf,güzel,takdire değer,mükemmel olan her ne var ise düşüncelerinizi bunlar uzerinde yoğunlaştırın.'' Aksi kelimeleri cümle içinde bile kullanmayın diyor...

Güzel şeyler istiyor ama onlara tam zıt cümleler ile ulaşmaya çalışıyoruz.

Güzel bir davranışı aksi şekilde davranışta bulunan birinden bahsedip onu yererek örnek gösteriyoruz.

Önce'den çok eleştirel yaklaşırdım herşeye,herkese; artık düşüncelere çok daha saygılıyım.Herkes bu kafaya ulaşsa buralar daha güzel olucak,gelsenize :)

Herkesin yaşam şekli,tat alması bambaşka.

Hele ki olumlu şeyleri motto edindiğimizden bahsedip tam tersi cümleler kurunca çok ironik oluyor ki büyük hata.Tam başlıyorum 'ama bu şimdi.... ' sonra kendimi durduruyorum ,onun bileceği şey.

Karakterinizde yanlış gördüğünüz birşeyi,ki farkına varabilmeniz harika, zamanla tekrarlayarak düzeltmek mümkün.Belki 1 sene boyunca kendinizi frenleyeceksiniz ama sonra o otomatiğe bağlanacak.Bisiklete binmek gibi.Bir süre sonra siz olucaksınız.

Herşeyi değiştirmek mümkün,yeter ki farkedin hatta lütfen farkedin ve deneyin..

Çok sevin :)

Ve bu yıl kar'a doymamı sağlayan isviçre tatilim.

En kısa zamanda uçağa binip güzel güzel yeni yerlere gidiyim,amin.

Fur Coat :ASOS / Colorful Scarf :Mango / Boots : Moon Boot(Markafoni)

Mükemmel!

Gerçekten mükemmel diye birşey olduğuna inanıyor musunuz? 

Yahut mükemmel olduğunuzu hiç düşündünüz mü ? 

Hiçbir şey , hiç kimse mükemmel değil ki

Mesela ben hafif kusur'ların birşeyi çok daha güzel hale getirdiğini düşünürüm.

Belki estetik algım bu şekilde. 4/4 lük denen şey hoşuma gitmez.

Beğendiğim,görmekten hoşlandığım aktör/aktris 'lerin kırmızı halıdaki görüntülerindense sokak halleri ilgimi çeker;

hatta itiraf ediyorum kırmızı halı fotoğraflarından oldum olası çok sıkılmışımdır.

Kusur güzelleştirir,özelleştirir size özel hale getirir, sürü'den ayırır.

*görseli özellikle seçtim ki ;çantamın en ön gözüne koyduğum gözlük kılıfı fotoğraftaki kusur'dur :)

Konuyu değiştiriyorum ama 3 senedir süründürdüğüm 'Karakteriniz Kaderinizdir' adlı kitabımı sonunda elime aldım ve yarıladım, Russell Gough tarafından yazılan ve orjinali 'Character is Destiny' 'den türkçeye çevrilen bu kitabı okumanızı ve okutmanızı çok içten tavsiye ediyorum.

Kitap kişisel gelişim diye geçiyor ama bence bu kategoriye sokmak kitap için haksızlık olur.

Üniversitede iken Humanities hocam tarafından önerilen bir kitaptı ve iyi ki söylediği gibi bulup almışım .

Ben biraz aramıştım ama şu an internetten bulunabilir gibi görünüyor.

Nasıl daha iyi olabiliriz ,bildiğimiz halde neden uygulamıyoruz ve zeki olmakla ahlaklı olmak arasında neden koca bir fark var gibi soruları cevaplayıp ahlak adına güzel öğretiler barındırıyor.

Konumuz renk konumuz saç

Yeni yıl'a adım attık ki hemen yeni kararlar alma heyecanı ile yanıp tutuşmaya başladım .Ama konuyu yanlış mı anladım :) 

Evet bu ara takıldım, bakalım bir değişiklik yapar mıyım yoksa bu süreci yaptırmadan atlatır mıyım göreceğiz.

40 sene sonra filan mı bu halde olurum yoksa bir delilik yapar şimdi mi bilmiyorum ama muhteşem görünmüyorlar mı ? 

40'ın sebebi de hani o zamanlar ,yaşar da görürsem, saçlar nasıl olsa artık kendi rengini kaybetmiş boyat dilediğin gibi :) Bende biraz;  ''aman doğal rengini değiştirmeyelim '' kafası var da.

Saçımı gece karar verip sabahında beyaza yakın sarı yaptırmışlığım yok değil,doğallığı tamamen elden gitmiş gibi hissetmiyim diye de arkasını hiç boyatmamıştım ,önden başka arkadan başka duruyordum haha iyi ki öyle yapmışım ,ah ne kafalar .Hatta öyle abuk bir perçem de kestirmiştim ki o zaman saçım 7 senedir kendine gelemedi ,yani risk yok ecem ok  ?

Saçımın evrimi hakkındaki kısa özetten sonra ;ya bu kızlara neden bu kadar yakışmış ki bu saçlar puff!